Sibirya’nın kuzeydoğusunda yaşayan bir Türk boyu.
Sahalar adıyla da bilinen Yakutların, Gulıganlarla (Kurıkanlar) Tunguzların karışmasından meydana geldiği tahmin edilmektedir. Kurıkanların, 7. yüzyılda Çin sarayına hediyeler verdikleri, Göktürk Devleti'ni ikinci defa kuran İlteriş Kağan'a karşı çıktıkları bilinmektedir. Yakutlar, 10. yüzyıldan sonra, Moğol istilaları yüzünden yurtlarını terk ederek, Selenga Irmağının aşağı kıyılarında, Angara ve Lena ırmaklarının yukarı bölgelerine göçtüler.
On yedinci asrın başlarında Ruslar, Asya’yı ele geçirme tasavvurlarını gerçekleştirmek üzere, Yakutların ülkesine girmeye başladılar. 1620-1630 yılları arasında tamamen işgal ettiler. Yakutlar, zaman zaman ayaklandılar ise de, bir netice elde edemediler. Bu tarihten sonra Yakutların büyük çoğunluğu, Rusların etkisiyle Hıristiyanlaştı. Buna rağmen Şamanî inançlarını da devam ettirmişlerdir.
İyi at yetiştirmeleriyle tanınan ve zengin insanlar olan Yakutlar, Rusların zulmü altında fakirleştiler. Yakutistan, Çarlık Rusya’sında siyasî suçluların sürgün edildiği bir ülke durumuna geldi. Diğer bölgelerden Rus nüfus göçürülerek, Yakutistan'da iskân edildi. Sürgünler, Yakut ülkesinde, Batı kültürünü ve muhtariyet (özerklik) fikrini yaydılar. On dokuzuncu asırda, kültürlü kimseler yetişti. 1900’lü yılların başından 1917 ihtilâline kadar, bağımsızlık mücadelelerine devam ettiler. 1920-1921’de kurulan Yakut Millî Hükümeti, komünistlere karşı savaştı. Fakat, Moskova’nın güçlü ordusu karşısında mağlup oldular. Ruslarla yapılan barış neticesinde Yakutistan, Sovyet Sosyalist Muhtar Cumhuriyetini kurdular (1922). Fakat Ruslar, 3.062.000 km2'yi bulan Yakutistan’ı, kolonizatör Ruslarla iskân ederek, Yakut nüfusunun oranını devamlı düşürmektedir. 1970 sayımına göre Yakutların nüfusu, 602.000 idi. 1992’de, 944.000’e yükselmiştir.
Sahalar adıyla da bilinen Yakutların, Gulıganlarla (Kurıkanlar) Tunguzların karışmasından meydana geldiği tahmin edilmektedir. Kurıkanların, 7. yüzyılda Çin sarayına hediyeler verdikleri, Göktürk Devleti'ni ikinci defa kuran İlteriş Kağan'a karşı çıktıkları bilinmektedir. Yakutlar, 10. yüzyıldan sonra, Moğol istilaları yüzünden yurtlarını terk ederek, Selenga Irmağının aşağı kıyılarında, Angara ve Lena ırmaklarının yukarı bölgelerine göçtüler.
On yedinci asrın başlarında Ruslar, Asya’yı ele geçirme tasavvurlarını gerçekleştirmek üzere, Yakutların ülkesine girmeye başladılar. 1620-1630 yılları arasında tamamen işgal ettiler. Yakutlar, zaman zaman ayaklandılar ise de, bir netice elde edemediler. Bu tarihten sonra Yakutların büyük çoğunluğu, Rusların etkisiyle Hıristiyanlaştı. Buna rağmen Şamanî inançlarını da devam ettirmişlerdir.
İyi at yetiştirmeleriyle tanınan ve zengin insanlar olan Yakutlar, Rusların zulmü altında fakirleştiler. Yakutistan, Çarlık Rusya’sında siyasî suçluların sürgün edildiği bir ülke durumuna geldi. Diğer bölgelerden Rus nüfus göçürülerek, Yakutistan'da iskân edildi. Sürgünler, Yakut ülkesinde, Batı kültürünü ve muhtariyet (özerklik) fikrini yaydılar. On dokuzuncu asırda, kültürlü kimseler yetişti. 1900’lü yılların başından 1917 ihtilâline kadar, bağımsızlık mücadelelerine devam ettiler. 1920-1921’de kurulan Yakut Millî Hükümeti, komünistlere karşı savaştı. Fakat, Moskova’nın güçlü ordusu karşısında mağlup oldular. Ruslarla yapılan barış neticesinde Yakutistan, Sovyet Sosyalist Muhtar Cumhuriyetini kurdular (1922). Fakat Ruslar, 3.062.000 km2'yi bulan Yakutistan’ı, kolonizatör Ruslarla iskân ederek, Yakut nüfusunun oranını devamlı düşürmektedir. 1970 sayımına göre Yakutların nüfusu, 602.000 idi. 1992’de, 944.000’e yükselmiştir.