TARİHÇESİ
Karaali Beldesi 1348 tarihinde Konya-Karaman yöresinden gelen Kara Ali adında bir Türk tarafından kurulmuştur. Köye ilk olarak 3 aile gelmiştir. Köye zaman içinde İstanbul'dan, Erzurum'dan, Kaman'dan, Gerede'den,{Kayseri Develi}Elmadağ'dan, Konya'dan, Karaman'dan, Aksaray'dan, Koçhisar'dan göçler olmuştur. Karaali Beldesi Osmanlı Devleti zamanında Kaza merkezidir (Bugünkü İlçe). Daha sonra Bala Kasabasına 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşında Kafkas Göçmenleri gelince (93 Muhacirleri olan Çerkezler) ve Karaali Beldesi Ankara-Kırşehir yolunun 6 km içerisinde kaldığı için 1887 yılında Kaza Merkezliği Karaali'den alınıp Bala'ya verilmiştir. Bundan sonra Karaali Nahiye olmuştur. Daha sonra Karaali'nin elinden Nahiyelik de alınıp Köy yapılmıştır. 1990 nüfus sayımında nüfusu 2104 çıkınca, nufusu 2000'nin üzerinde olduğu için 1992 yılında Belediyelik yapılmıştır. Köy Birinci Dünya Savaşına 95 yiğidini göndermiştir. Bunların 90 tanesini geri dönmeyip şehadet şerbetini içmiştir. Cumhuriyet Döneminin 4. Ankara Müftüsü olan Hamza Koru (1933-1940) Karaalilidir.Yukarıdaki bilgiler kaba hatlarıyla doğru olmakla bereber eksiktir. Türkiye'de iki örnek dışında (Birisi Karaman Ermenek diğeri Bursa'da bir belde) sıfırdan kurulmuş bir yerleşim yeri hele hele kaza yoktur. Karaali Beynam ormanının güney yamaçlarına kurulmuş, sineğe, sıtmaya, kuzey rüzgarlarına, temiz su kaynaklarına olan yakınlığı binlerce yıl içinde yanıla yanıla milimetrik ayarlanmış bir kasabadır. Dolayısıyla bir Roma Şehri üzerindedir. Karaali'nin Karamanlı Yörüğü olma ihtimali çok düşüktür. Fetih duygusu taşıyan bir aşiret değildir. Karamanlı, Orhan Gazi dönemine denk düşen 1350'lerde eski Ankara Ahi Cumhuriyeti nüfuzundaki bir bölgeye ilişkin iskan kararının Ahiler ve dolayısıyla Genç Osman beyliğinden habersiz olması çok zordur. Kaldı ki, o yıllardan bir oymak yaşadığı yöreyi değiştiriyorsa bu değişim genellikle batıya doğrudur. Tersi ancak Osmanlı'nın iskan politikasıyla mümkündür. Bu bakımdan Karaali'nin Orhan komutanlarından biri veya bir derviş (türbesi olmadığı için çok zayıf ihtimal) veya bir Ahi büyüğü olması kuvvetle muhtemeldir.Karaali birinci dünya savaşı sonrasında da, ilk savaşa yetişemeyen gönüllü gençlerinden bir süvari çete teşkil etmiştir. Yörenin birlikleri, Kuvva gücü olarak yakın bölgelerde savaşmışlardır. Son olarak Sakarya meydan muharebesine, çevre köylerle birlikte, Kuyrukçuzade Ahmet Efendi (Not bugün yörede yaşayan Kuyrukçular ile bir ilgisi yoktur) önderliğinde 400 atlı olarak katılmışlar ve bunlardan 19 kişi geri dönmüştür.Yalnızca 4. Ankara müftüsü değil, Rifat Börekçi de Karaali kökenlidir. Ankara'nın ilk ittihatçılarından Beynamlı Hacı Musatafa Hoca ile birlikte kurtuluş savşının zeminini oluştumuş vatanperver kadro içinde önemli vazifeler görmiştür. Şu anda karaali beldemiz baladan alınıp gölbaşıya bağlanmıştır.
KARAALİ KÖYÜ
Merhaba herkes doğduğu yaşadığı şehri sever bende herkes gibi size yaşadığım şehirden bahsedeceğim.
Coğrafi Konumu
Memleketim bala ilçesinin kuzeyindedir.baladan köyümüze ulaşmak için 26 km yol gitmekteyiz.Yalnız Ankara-Kırşehir yolundan gittiğimiz zaman (Ankara’dan gelirken yol üzerinden sağa dönmekteyiz) 6km yol gitmekteyiz.komşu köyleri çavuşlu,günalan(eski adıyla holos),ahiboz,beynam,mandara ,tol vs ilçeleri ise gölbaşı ve kulu’dur.
Yeryüzü Şekilleri
Köyümüz arazisi genelde düz tek tarafı Beynam Ormanı bulunmaktadır.Köyümüzün bulunduğu kesimlerin akarsuları veya dereleri düz kısımlardan akmaktadır.
İklimi
Köyümüzün iklmi kışın soğuk ve karlı yasın ise ılık ve sıcak geçmektedir.yağışların en fazla bahar aylarında yağar.yani köyümüz karasal iklimdir.
Bitki Örtüsü
Köyümüz iç kısımlarda olduğu için karasal iklim görülür.bazı arazilerde bozkır görülür.
Hidrografyası
Köy sınırlarındaki akarsular son zamanlarda ki küresel ısınma nedeniyle kurumak üzeredir.
Nüfusu
2000 yılı nüfus sayımına göre yaklaşık 3500 diğer yılları bende bilmiyorum.
Meskeni
Yakın yıllara kadar evler taş ve çamurdan yapılırdı. Evler tek ve çift katlıdır.çift katlı evlerin alt katlarında ağır, garaj, depo ve tandır evi olarak kullanılır.üst katta ise kişiler oturmaktadır.günümüzde ise şehir yaşamına geçilmiştir.
Sosyal Yapısı
Köyümüz halkı çoğu tarım ,hayvancılık ve işçi olarak çalışır.(Çalışmayanlar çocuk,emekli veya ev hanımıdır. Köyümüzde cami , bakkal, sağlık ocağı, kahvehane, kooperatif ve hırdavatçı bulunmaktadır.
Eğitim Durumu
Eğitim 19 yılında ise ilkokul 1923 yılında ortaokul ise 1944 yılında kurulmuştur. Ne zaman kaç öğretmem olduğu bilinmemektedir. Köyümüzde lise bulunmamaktadır. Köyümüzdeki lise öğrencilerinin geneli otobüs ile Gölbaşındaki liselere gitmektedir.
Tarım Faaliyetleri
Köyümüzde kuru tarım yapılır.gübre kullanımı çok yaygındır.köyde en gelişmiş tarım makineleri bulunmaktadır.Genelde köyümüzde buğday ve arpa ekilir ama çekirdek, nohut da yetiştirilir.
Hayvancılık Faaliyetleri
Köyümüzdeki ekonomi geçmişte olduğu gibi olduğu gibi şimdide tarım ve hayvancılığa bağlıdır.köyden en fazla yetiştirilen hayvanlar koyun,keçi,inek,tavuk vs hayvanlardır.
Ulaşım
Köyün her yolu asfaltır.köy belediyenin otobüsleri ile Ankara’ya gidilir.
Karaali Beldesi 1348 tarihinde Konya-Karaman yöresinden gelen Kara Ali adında bir Türk tarafından kurulmuştur. Köye ilk olarak 3 aile gelmiştir. Köye zaman içinde İstanbul'dan, Erzurum'dan, Kaman'dan, Gerede'den,{Kayseri Develi}Elmadağ'dan, Konya'dan, Karaman'dan, Aksaray'dan, Koçhisar'dan göçler olmuştur. Karaali Beldesi Osmanlı Devleti zamanında Kaza merkezidir (Bugünkü İlçe). Daha sonra Bala Kasabasına 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşında Kafkas Göçmenleri gelince (93 Muhacirleri olan Çerkezler) ve Karaali Beldesi Ankara-Kırşehir yolunun 6 km içerisinde kaldığı için 1887 yılında Kaza Merkezliği Karaali'den alınıp Bala'ya verilmiştir. Bundan sonra Karaali Nahiye olmuştur. Daha sonra Karaali'nin elinden Nahiyelik de alınıp Köy yapılmıştır. 1990 nüfus sayımında nüfusu 2104 çıkınca, nufusu 2000'nin üzerinde olduğu için 1992 yılında Belediyelik yapılmıştır. Köy Birinci Dünya Savaşına 95 yiğidini göndermiştir. Bunların 90 tanesini geri dönmeyip şehadet şerbetini içmiştir. Cumhuriyet Döneminin 4. Ankara Müftüsü olan Hamza Koru (1933-1940) Karaalilidir.Yukarıdaki bilgiler kaba hatlarıyla doğru olmakla bereber eksiktir. Türkiye'de iki örnek dışında (Birisi Karaman Ermenek diğeri Bursa'da bir belde) sıfırdan kurulmuş bir yerleşim yeri hele hele kaza yoktur. Karaali Beynam ormanının güney yamaçlarına kurulmuş, sineğe, sıtmaya, kuzey rüzgarlarına, temiz su kaynaklarına olan yakınlığı binlerce yıl içinde yanıla yanıla milimetrik ayarlanmış bir kasabadır. Dolayısıyla bir Roma Şehri üzerindedir. Karaali'nin Karamanlı Yörüğü olma ihtimali çok düşüktür. Fetih duygusu taşıyan bir aşiret değildir. Karamanlı, Orhan Gazi dönemine denk düşen 1350'lerde eski Ankara Ahi Cumhuriyeti nüfuzundaki bir bölgeye ilişkin iskan kararının Ahiler ve dolayısıyla Genç Osman beyliğinden habersiz olması çok zordur. Kaldı ki, o yıllardan bir oymak yaşadığı yöreyi değiştiriyorsa bu değişim genellikle batıya doğrudur. Tersi ancak Osmanlı'nın iskan politikasıyla mümkündür. Bu bakımdan Karaali'nin Orhan komutanlarından biri veya bir derviş (türbesi olmadığı için çok zayıf ihtimal) veya bir Ahi büyüğü olması kuvvetle muhtemeldir.Karaali birinci dünya savaşı sonrasında da, ilk savaşa yetişemeyen gönüllü gençlerinden bir süvari çete teşkil etmiştir. Yörenin birlikleri, Kuvva gücü olarak yakın bölgelerde savaşmışlardır. Son olarak Sakarya meydan muharebesine, çevre köylerle birlikte, Kuyrukçuzade Ahmet Efendi (Not bugün yörede yaşayan Kuyrukçular ile bir ilgisi yoktur) önderliğinde 400 atlı olarak katılmışlar ve bunlardan 19 kişi geri dönmüştür.Yalnızca 4. Ankara müftüsü değil, Rifat Börekçi de Karaali kökenlidir. Ankara'nın ilk ittihatçılarından Beynamlı Hacı Musatafa Hoca ile birlikte kurtuluş savşının zeminini oluştumuş vatanperver kadro içinde önemli vazifeler görmiştür. Şu anda karaali beldemiz baladan alınıp gölbaşıya bağlanmıştır.
KARAALİ KÖYÜ
Merhaba herkes doğduğu yaşadığı şehri sever bende herkes gibi size yaşadığım şehirden bahsedeceğim.
Coğrafi Konumu
Memleketim bala ilçesinin kuzeyindedir.baladan köyümüze ulaşmak için 26 km yol gitmekteyiz.Yalnız Ankara-Kırşehir yolundan gittiğimiz zaman (Ankara’dan gelirken yol üzerinden sağa dönmekteyiz) 6km yol gitmekteyiz.komşu köyleri çavuşlu,günalan(eski adıyla holos),ahiboz,beynam,mandara ,tol vs ilçeleri ise gölbaşı ve kulu’dur.
Yeryüzü Şekilleri
Köyümüz arazisi genelde düz tek tarafı Beynam Ormanı bulunmaktadır.Köyümüzün bulunduğu kesimlerin akarsuları veya dereleri düz kısımlardan akmaktadır.
İklimi
Köyümüzün iklmi kışın soğuk ve karlı yasın ise ılık ve sıcak geçmektedir.yağışların en fazla bahar aylarında yağar.yani köyümüz karasal iklimdir.
Bitki Örtüsü
Köyümüz iç kısımlarda olduğu için karasal iklim görülür.bazı arazilerde bozkır görülür.
Hidrografyası
Köy sınırlarındaki akarsular son zamanlarda ki küresel ısınma nedeniyle kurumak üzeredir.
Nüfusu
2000 yılı nüfus sayımına göre yaklaşık 3500 diğer yılları bende bilmiyorum.
Meskeni
Yakın yıllara kadar evler taş ve çamurdan yapılırdı. Evler tek ve çift katlıdır.çift katlı evlerin alt katlarında ağır, garaj, depo ve tandır evi olarak kullanılır.üst katta ise kişiler oturmaktadır.günümüzde ise şehir yaşamına geçilmiştir.
Sosyal Yapısı
Köyümüz halkı çoğu tarım ,hayvancılık ve işçi olarak çalışır.(Çalışmayanlar çocuk,emekli veya ev hanımıdır. Köyümüzde cami , bakkal, sağlık ocağı, kahvehane, kooperatif ve hırdavatçı bulunmaktadır.
Eğitim Durumu
Eğitim 19 yılında ise ilkokul 1923 yılında ortaokul ise 1944 yılında kurulmuştur. Ne zaman kaç öğretmem olduğu bilinmemektedir. Köyümüzde lise bulunmamaktadır. Köyümüzdeki lise öğrencilerinin geneli otobüs ile Gölbaşındaki liselere gitmektedir.
Tarım Faaliyetleri
Köyümüzde kuru tarım yapılır.gübre kullanımı çok yaygındır.köyde en gelişmiş tarım makineleri bulunmaktadır.Genelde köyümüzde buğday ve arpa ekilir ama çekirdek, nohut da yetiştirilir.
Hayvancılık Faaliyetleri
Köyümüzdeki ekonomi geçmişte olduğu gibi olduğu gibi şimdide tarım ve hayvancılığa bağlıdır.köyden en fazla yetiştirilen hayvanlar koyun,keçi,inek,tavuk vs hayvanlardır.
Ulaşım
Köyün her yolu asfaltır.köy belediyenin otobüsleri ile Ankara’ya gidilir.