Türkiye'nin 7 coğrafi bölgesinden biri - İç Anadolu BölgesiİÇ ANADOLU BÖLGESİ Orta Anadolu adıyla da bilinen ve Doğu Anadolu Bölgesinden sonra 2. büyük coğrafi bölgemiz olan İç Anadolu'nun yüzölçümünün genişliğine oranla nüfusu fazla değildir. Marmara Bölgesi'den iki kat geniş olan bu bölgede Marmara Bölgesi kadar nüfus yaşar. Anadolu’nun çeşitli bölgeleri arasındaki yollar İç Anadolu’dan geçtiği için bu bölge eski yerleşme alanı olmuş ticaret yolları üzerinde yer alan yörelerde, yerleşme alanları büyüyerek büyük kentler haline dönüşmüştür.
Yerşekilleri
Bölge yerşekilleri itibariyle sade bir görünüme sahiptir. Geniş düzlükler daha çok bölgenin ortasında yer alırken dağlar kenarlarda uzanır .
Yerşekillerinin oluşumu
a) Volkanik dağların oluşumu : 3. Zamanda İç Anadolu ‘ nun bulunduğu yerde eski denizin ( The -Tis denizi ) büyük bir adası vardır.
Alp orojenezi sırasındaki yan basınçla deniz tabanındaki çamurlar kıvrılırken bu ada yan basınçların etkisiyle kırıldı. İşte bu kırıklarda yerkabuğunun ( sial tabakasının) sima üzerindeki basıncı azalınca sima üzerindeki mağma bu kırıklardan yer yüzüne çıkarak volkan dağlarını oluşturdu. Volkanlardan çnce volkan külleri çıkarak etrafa yayıldı. Küllerin üzerine daha sonra , volkan bacasında soğuyan lavların oluşturduğu taşlar gaz basıncıyla fırlayarak düştü . Bu taşlara VOLKAN BOMBASI denir. Daha sonra da etrafa lav akıntısı yayıldı; yeterli basınç sağlandıktan sonra volkanlar faaliyetlerini durdurdu. Volkanlar, Orta Toroslara paralel uzanırlar. Kuzeyden güneye doğru Erciyes, Melendiz , Hasan D. , Karacadağ ve Karadağ’dır.
b) Peri Bacalarının Oluşumu : Volkanlardan çıkan küller , daha sonraki dönemlerde göller altında kaldı . İklim kuraklaşması sonucunda bu göller kuruyunca volkan külleri volkan tüfüne dönüştü.
Yamaçlarda volkan tüflerinin üzerinde lavların soğumasıyla oluşan katılaşım kayaları, sel suları tarafından aşınmadığı gibi altında yer alan tüfü de aşınmadan korudu. Sel suları taşların kenarlarındaki tüfü aşındırınca bu taşlar ve altında bulunan volkan tüfü aşınamadığından dik sütunlar halinde yükseldi. Bu sütunlara Peribacası denir. İç Anadolu da özellikle Nevşehir, Ürgüp ve Niğde arasında yaygındır.
c) Platoların Oluşumu :
Obruk Platosu; Konya ovası ile Tuz gölü arasındadır. Kalker tabakaların aşınmasından oluşmuş, akarsular tarafından derince yarılmıştır . Bu platoda bulunan Kızören Obruğu derin bir karst kuyusudur. İçi su ile dolarak göl durumuna dönüşmüştür. Obruk Gölü adıyla da bilinir .
Bozok Platosu; Kızılırmak yayının içinde yer alır. Eski dağların aşınmasıyla oluşmuştur.
Haymana ve Cihanbeyli Platoları ; Ankara ile Konya arasında yer alır. Aşınma ile oluşmuşlardır.
d)Ovaların Oluşumu : 3. Zaman hareketleri sırasında çökerek oluşan ovalar , 4. Zamanın yağışlı döneminde göllerle kaplandı . Tuz gölü 4. Zamanın yağışlı döneminde 40 m derinliğinde idi . Kuraklaşma ile küçülerek bugünkü durumunu almıştır. Konya ovasındaki Ereğli-Hotamış bataklıkları gene eski gölün kalıntılarıdır.
Yerşekillerinin özellikleri ve etkileri
a) Dağların Etkileri :
•Dağ sıraları deniz havasının İç AnadoluWya girmesini engellediğinden bölgede kurak ve karasal bir iklim oluşmuştur . •Dağlar, aldığı yağış sularını eteklerinden kaynak suyu halinde çıkardıklarından yerleşme alanları bölgenin çevresindeki dağların eteklerinde oluşmuştur. •Dağlardan çıkan kaynak suları tarla sulamasında kullanıldığından kuraklığın tarım üzerindeki etkisi az da olsa azalmıştır .
b)Ovaların Etkileri :
•Ulaşımı kolaylaştırmıştır. •Geniş tarım alanları oluşturmuştur. •Kent yerleşmelerini kolaylaştırmış, toplu yerleşmeyi yaygınlaştırmıştır . •Yükselti azlığı nedeniyle yağışı azalttığından step ( bozkır ) bitki örtüsünü yaygınlaştırmıştır .
İklimi
İç Anadolu’da yazları sıcak ve kurak , kışları soğuk ve kar yağışlı geçen karasal iklim görülür. Doğuya gidildikçe yükselti arttığı için kışlar daha soğuk geçer . Bu nedenle karasallık daha da artar.
ANKARA’DA İKLİM DEĞERLERİ
Temmuz 23.2
Ocak -0.2 Yıllık fark : 23.0 Yıllık yağış 37 cm’dir.
Yağış Rejimi :
En yağışlı mevsim ilkbahar, en kurak mevsim yazdır. Kışın cephesel, ilkbaharda kırkikindi, yazın konveksiyonel yağışlar görülür. Yağışlar genelde azdır , çünkü kıyılardan giren nemli hava dağları aşıp yağışı dağların denize bakan yamaçlarına bıraktıktan sonra İç Anadolu’ya alçalarak kuru hava biçiminde eser. Isınan kuru hava yoğunlaşma noktasından uzaklaştığı için yağış sağlamaz. Böyle bir hava hareketinin görülmediği günlerde cephesel ya da konveksiyonel tipi yağışlar görünür.
İç Anadolu’da dağlık alanlar daha fazla yağış alır. Bu nedenle dağlar genelde ormanla kaplıdır.
İklimin Etkileri :
a) Yaz mevsiminde yağış azlığı ve sıcaklık fazlalığı kuraklığı arttırır. b) Kuraklık tahıl tarımında nadas uygulamasını zorunlu hale getirir. c) Kuraklık orman yetişmesini önlediğinden bitki örtüsünü daha çok stepler oluşturur . d) Kış ve ilkbahar yağışları , yaz mevsiminin sıcaklık ve kuraklığı tahıl tarımını özellikle buğday ekilişini yaygınlaştırmıştır . e) Sağnak halindeki yağışlar , sellenmelere yol açmakta ve tarıma zarar vermektedir . f) Yağışların azlığı tarımda verim düşüklüğüne , verim düşüklüğü ise ovaların az nüfuslanmasına yol açmıştır. g) İlkbahar sıcaklığının yetersizliği pamuk gibi yüksek sıcaklık isteyen bitkilerin yetişmesini önlemiştir. h) İlkbaharda bazen kar yağışı ve oluşan düşük sıcaklık erken çiçek açan meyve özellikle kaysı ağaçlarında verim düşüklüğün yol açmaktadır .
Bitki örtüsü
Tuz gölü yöresinde seyrek , cılız stepler yer alır . Buradan bölgenin kenarlarına gidildikçe step bitkileri sıklaşır ve uzun boylu olur.
Dağ yamaçlarından yükseldikçe yağış arttığından bazı yerlerde koruluklar ya da iğne yapraklı çamlar görülür. İç Anadolu’nun akarsu boylarında kavak ve söğüt ağaçları sıralanır. Bunların bir kısmı kendiliğinden yetiştiği için doğal bitki örtüsüdür. Bir kısmı da insanlar tarafından yetiştirildiği için kültür bitkisidir.
Bitki Örtüsünün Etkileri :
a) Cılız stepler, küçükbaş hayvanların besin maddesidir. Bu nedenle de bölgede küçükbaş hayvancılık gelişmiştir. b) Bitki örtüsünün azlığı toprak erozyonunu arttırmıştır. c) Ağaç azlığı topraktan yapılan kerpiç evleri yaygınlaştırmıştır. d) Orman azlığı, bölgede yakacak sorunu doğmuş, hayvan gübresi tezek yapılarak yakılmıştır . Bu uygulama doğal gübreyi azalttığından tarımda verim düşüklüğüne yol açmıştır.
Akarsular
İklim kuraklığı nedeniyle akarsular azdır. Dağlardan çıkan kaynak suları , gölet ya da barajlarda toplanarak kentlerde nüfusun ihtiyacında ve tarla sulamasında kullanılır. 2 büyük akarsuyu vardır ;
a) Kızılırmak : 1335 km uzunluğundadır . Ülkemizin en uzun akarsuyudur . Doğu Anadolu’da Erzincan yakınlarındaki Kızıldağ’dan doğar. Kırşehir’in güneyinde Hirfanlı barajına girer . Karadeniz Bölgesine girerek denize dökülür. İç Anadolu’da en büyük kolu Bozok Platosundan geçen Delice suyudur .
b) Sakarya : İç Batı Anadolu’dan gelir. En büyük kolu Eskişehir’in içinden geçen Porsuk çayıdır .
Göller
İç Anadolu’da sularını denizlere boşaltamayan kapalı havza gölleri yaygındır . Bunlar içinde en büyüğü Tuz Gölü ‘ dür .
Tuz Gölü ( Koçhisar Gölü )
• Yerkabuğunun çökmesiyle oluşmuş tektonik göldür. • Ortalama derinliği 1 m kadardır . En derin yeri Doğu’da 2 m yi geçer. • Gölün ortalama yüzölçümü 1500 km dir. Kışın büyüyerek 1650 ye çıkar , yazın buharlaşarak 1400 km ye iner. • Yazın tuzluluğu artarak % 329 oranını bulur. • Yazın suların buharlaşmasıyla biriken tuz , yılda 100.000 ton kadardır.
Akşehir Gölü Akşehir’in kuzeyinde yer alır, suları tuzludur.
Eber Gölü
Sultan Dağlarının kuzeyinde yer alır, suları tatlıdır .
Eğmir ve Mogan Gölleri
Ankara yakınlarındadır , suları tatlıdır.
NÜFUS VE ŞEHİRLER...
Bölgenin nüfus yoğunluğu Türkiye nüfus yoğunluğunun üzerindedir. Çünkü Ankara, Eskişehir, Konya, Kayseri ve diğer büyük kentler bölge nüfusunu arttırmıştır.
Tuz Gölü civarında çorak topraklar nedeniyle nüfus yoğunluğu çok azdır. Km ye 5 insan düşer. Sulanan ovalar sık nüfusludur . Bölgenin kenarlarında bulunan yerleşme merkezleri nüfus yoğunluğunu arttırmıştır.
BÜYÜK KENTLERİ :
Yukarı Sakarya Bölümü Kentleri
ANKARA ( 2.235.035 ) : 13 Ekim 1923’te başkent olmuştur. Kent ve civarında şeker,çimento,bira,unlu ve şekerli gıda , traktör,madeni eşya, mobilya sanayi vardır . Dört büyük üniversitesi vardır . Ülkemizin kültür ve idari (yönetim) kentidir.
ESKİŞEHİR ( 346.765 ) : İç Anadolu’nun Marmara’ya açılan kapısıdır . Bölgenin önemli kültür , ticaret , tarım ve sanayi merkezidir.
Konya Bölümü Kentleri
KONYA ( 439.181 ) : Selçuklu Devletinin başkentidir. Türkçe devletin resmi dili olarak Karamanoğulları tarafından ilk kez burada kullanılmıştır . Mevlana Türbesi Konya’da turizmi canlandırmıştır .
KARAMAN ( 64.735 ) : 1989’da il merkezi olmuştur . Sarayönü civa işletmesi vardır. Orta Kızılırmak Bölümü Kentleri
• Kayseri • Niğde • Kırşehir • Nevşehir • Yozgat • Çankırı • Kırıkkale • Aksaray • Bor
Yukarı Kızılırmak Kentleri
• Sivas
Tarım ürünleri
• BUĞDAY : İklim buğdaya elverişlidir. Sulanan toprak oranının azlığı alanları arttırmıştır . • ARPA : Bira yapımı için sulanan verimli topraklara ekilir . Bu yönüyle endüstri bitkisidir. • ŞEKER PANCARI : Ankara,Eskişehir,Kayseri,Konya ve Niğde illerinde üretilen pancar , 1 tarlaya genelde 2 yılda bir ekilir . Çünkü fabrikalar , her yıl değişik yörelerin pancarlarını alır.
Hayvancılık
Büyükbaş Hayvancılık , bölgenin kuzey ve doğusunda gelişmiştir .Çünkü bu bölümler daha soğuk ve nemlidir . Selüloz oranı yüksek olan uzun boylu otlar büyükbaş hayvanların beslenmesini kolaylaştırır. Besicilik , şeker fabrikalarının yakınında yaygındır . Çünkü fabrikadan ucuza sağlanan pancar küspesi besicilik için önemlidir . Küçükbaş Hayvancılık , bölgenin güney ve batısında yaygındır . Kurak iklimin cılız ve selüloz oranı düşük stepleri küçükbaş hayvancılığa elverişli olduğu halde büyükbaş hayvancılık için pek ekonomik değildir.
YER ALTI ZENGİNLİKLERİ :
CİVA : Konya – Sarayönü
TUZ : Tuz Gölü ve çevresi
KAYA TUZU : Kırşehir, Çankırı
KROM : Eskişehir, Kayseri, Sivas
LİNYİT : Eskişehir, Sivas
Bortuzu, Lületaşı, Amyant : Eskişehir
Çinko , Demir : Kayseri yakınları
Turizm
Ulaşımın gelişmesi bölgenin turizm potansiyelinin değerlendirilmesini sağlamıştır .
• Ürgüp • Göreme • Ihlara Vadisi • Derinkuyu • Peri Bacaları • Kaplıca Suları • Erciyes Dağı • Mevlana Türbesi • Konya Yöresi • Hattuşaş • Gordion • Alacahöyük
Yerşekilleri
Bölge yerşekilleri itibariyle sade bir görünüme sahiptir. Geniş düzlükler daha çok bölgenin ortasında yer alırken dağlar kenarlarda uzanır .
Yerşekillerinin oluşumu
a) Volkanik dağların oluşumu : 3. Zamanda İç Anadolu ‘ nun bulunduğu yerde eski denizin ( The -Tis denizi ) büyük bir adası vardır.
Alp orojenezi sırasındaki yan basınçla deniz tabanındaki çamurlar kıvrılırken bu ada yan basınçların etkisiyle kırıldı. İşte bu kırıklarda yerkabuğunun ( sial tabakasının) sima üzerindeki basıncı azalınca sima üzerindeki mağma bu kırıklardan yer yüzüne çıkarak volkan dağlarını oluşturdu. Volkanlardan çnce volkan külleri çıkarak etrafa yayıldı. Küllerin üzerine daha sonra , volkan bacasında soğuyan lavların oluşturduğu taşlar gaz basıncıyla fırlayarak düştü . Bu taşlara VOLKAN BOMBASI denir. Daha sonra da etrafa lav akıntısı yayıldı; yeterli basınç sağlandıktan sonra volkanlar faaliyetlerini durdurdu. Volkanlar, Orta Toroslara paralel uzanırlar. Kuzeyden güneye doğru Erciyes, Melendiz , Hasan D. , Karacadağ ve Karadağ’dır.
b) Peri Bacalarının Oluşumu : Volkanlardan çıkan küller , daha sonraki dönemlerde göller altında kaldı . İklim kuraklaşması sonucunda bu göller kuruyunca volkan külleri volkan tüfüne dönüştü.
Yamaçlarda volkan tüflerinin üzerinde lavların soğumasıyla oluşan katılaşım kayaları, sel suları tarafından aşınmadığı gibi altında yer alan tüfü de aşınmadan korudu. Sel suları taşların kenarlarındaki tüfü aşındırınca bu taşlar ve altında bulunan volkan tüfü aşınamadığından dik sütunlar halinde yükseldi. Bu sütunlara Peribacası denir. İç Anadolu da özellikle Nevşehir, Ürgüp ve Niğde arasında yaygındır.
c) Platoların Oluşumu :
Obruk Platosu; Konya ovası ile Tuz gölü arasındadır. Kalker tabakaların aşınmasından oluşmuş, akarsular tarafından derince yarılmıştır . Bu platoda bulunan Kızören Obruğu derin bir karst kuyusudur. İçi su ile dolarak göl durumuna dönüşmüştür. Obruk Gölü adıyla da bilinir .
Bozok Platosu; Kızılırmak yayının içinde yer alır. Eski dağların aşınmasıyla oluşmuştur.
Haymana ve Cihanbeyli Platoları ; Ankara ile Konya arasında yer alır. Aşınma ile oluşmuşlardır.
d)Ovaların Oluşumu : 3. Zaman hareketleri sırasında çökerek oluşan ovalar , 4. Zamanın yağışlı döneminde göllerle kaplandı . Tuz gölü 4. Zamanın yağışlı döneminde 40 m derinliğinde idi . Kuraklaşma ile küçülerek bugünkü durumunu almıştır. Konya ovasındaki Ereğli-Hotamış bataklıkları gene eski gölün kalıntılarıdır.
Yerşekillerinin özellikleri ve etkileri
a) Dağların Etkileri :
•Dağ sıraları deniz havasının İç AnadoluWya girmesini engellediğinden bölgede kurak ve karasal bir iklim oluşmuştur . •Dağlar, aldığı yağış sularını eteklerinden kaynak suyu halinde çıkardıklarından yerleşme alanları bölgenin çevresindeki dağların eteklerinde oluşmuştur. •Dağlardan çıkan kaynak suları tarla sulamasında kullanıldığından kuraklığın tarım üzerindeki etkisi az da olsa azalmıştır .
b)Ovaların Etkileri :
•Ulaşımı kolaylaştırmıştır. •Geniş tarım alanları oluşturmuştur. •Kent yerleşmelerini kolaylaştırmış, toplu yerleşmeyi yaygınlaştırmıştır . •Yükselti azlığı nedeniyle yağışı azalttığından step ( bozkır ) bitki örtüsünü yaygınlaştırmıştır .
İklimi
İç Anadolu’da yazları sıcak ve kurak , kışları soğuk ve kar yağışlı geçen karasal iklim görülür. Doğuya gidildikçe yükselti arttığı için kışlar daha soğuk geçer . Bu nedenle karasallık daha da artar.
ANKARA’DA İKLİM DEĞERLERİ
Temmuz 23.2
Ocak -0.2 Yıllık fark : 23.0 Yıllık yağış 37 cm’dir.
Yağış Rejimi :
En yağışlı mevsim ilkbahar, en kurak mevsim yazdır. Kışın cephesel, ilkbaharda kırkikindi, yazın konveksiyonel yağışlar görülür. Yağışlar genelde azdır , çünkü kıyılardan giren nemli hava dağları aşıp yağışı dağların denize bakan yamaçlarına bıraktıktan sonra İç Anadolu’ya alçalarak kuru hava biçiminde eser. Isınan kuru hava yoğunlaşma noktasından uzaklaştığı için yağış sağlamaz. Böyle bir hava hareketinin görülmediği günlerde cephesel ya da konveksiyonel tipi yağışlar görünür.
İç Anadolu’da dağlık alanlar daha fazla yağış alır. Bu nedenle dağlar genelde ormanla kaplıdır.
İklimin Etkileri :
a) Yaz mevsiminde yağış azlığı ve sıcaklık fazlalığı kuraklığı arttırır. b) Kuraklık tahıl tarımında nadas uygulamasını zorunlu hale getirir. c) Kuraklık orman yetişmesini önlediğinden bitki örtüsünü daha çok stepler oluşturur . d) Kış ve ilkbahar yağışları , yaz mevsiminin sıcaklık ve kuraklığı tahıl tarımını özellikle buğday ekilişini yaygınlaştırmıştır . e) Sağnak halindeki yağışlar , sellenmelere yol açmakta ve tarıma zarar vermektedir . f) Yağışların azlığı tarımda verim düşüklüğüne , verim düşüklüğü ise ovaların az nüfuslanmasına yol açmıştır. g) İlkbahar sıcaklığının yetersizliği pamuk gibi yüksek sıcaklık isteyen bitkilerin yetişmesini önlemiştir. h) İlkbaharda bazen kar yağışı ve oluşan düşük sıcaklık erken çiçek açan meyve özellikle kaysı ağaçlarında verim düşüklüğün yol açmaktadır .
Bitki örtüsü
Tuz gölü yöresinde seyrek , cılız stepler yer alır . Buradan bölgenin kenarlarına gidildikçe step bitkileri sıklaşır ve uzun boylu olur.
Dağ yamaçlarından yükseldikçe yağış arttığından bazı yerlerde koruluklar ya da iğne yapraklı çamlar görülür. İç Anadolu’nun akarsu boylarında kavak ve söğüt ağaçları sıralanır. Bunların bir kısmı kendiliğinden yetiştiği için doğal bitki örtüsüdür. Bir kısmı da insanlar tarafından yetiştirildiği için kültür bitkisidir.
Bitki Örtüsünün Etkileri :
a) Cılız stepler, küçükbaş hayvanların besin maddesidir. Bu nedenle de bölgede küçükbaş hayvancılık gelişmiştir. b) Bitki örtüsünün azlığı toprak erozyonunu arttırmıştır. c) Ağaç azlığı topraktan yapılan kerpiç evleri yaygınlaştırmıştır. d) Orman azlığı, bölgede yakacak sorunu doğmuş, hayvan gübresi tezek yapılarak yakılmıştır . Bu uygulama doğal gübreyi azalttığından tarımda verim düşüklüğüne yol açmıştır.
Akarsular
İklim kuraklığı nedeniyle akarsular azdır. Dağlardan çıkan kaynak suları , gölet ya da barajlarda toplanarak kentlerde nüfusun ihtiyacında ve tarla sulamasında kullanılır. 2 büyük akarsuyu vardır ;
a) Kızılırmak : 1335 km uzunluğundadır . Ülkemizin en uzun akarsuyudur . Doğu Anadolu’da Erzincan yakınlarındaki Kızıldağ’dan doğar. Kırşehir’in güneyinde Hirfanlı barajına girer . Karadeniz Bölgesine girerek denize dökülür. İç Anadolu’da en büyük kolu Bozok Platosundan geçen Delice suyudur .
b) Sakarya : İç Batı Anadolu’dan gelir. En büyük kolu Eskişehir’in içinden geçen Porsuk çayıdır .
Göller
İç Anadolu’da sularını denizlere boşaltamayan kapalı havza gölleri yaygındır . Bunlar içinde en büyüğü Tuz Gölü ‘ dür .
Tuz Gölü ( Koçhisar Gölü )
• Yerkabuğunun çökmesiyle oluşmuş tektonik göldür. • Ortalama derinliği 1 m kadardır . En derin yeri Doğu’da 2 m yi geçer. • Gölün ortalama yüzölçümü 1500 km dir. Kışın büyüyerek 1650 ye çıkar , yazın buharlaşarak 1400 km ye iner. • Yazın tuzluluğu artarak % 329 oranını bulur. • Yazın suların buharlaşmasıyla biriken tuz , yılda 100.000 ton kadardır.
Akşehir Gölü Akşehir’in kuzeyinde yer alır, suları tuzludur.
Eber Gölü
Sultan Dağlarının kuzeyinde yer alır, suları tatlıdır .
Eğmir ve Mogan Gölleri
Ankara yakınlarındadır , suları tatlıdır.
NÜFUS VE ŞEHİRLER...
Bölgenin nüfus yoğunluğu Türkiye nüfus yoğunluğunun üzerindedir. Çünkü Ankara, Eskişehir, Konya, Kayseri ve diğer büyük kentler bölge nüfusunu arttırmıştır.
Tuz Gölü civarında çorak topraklar nedeniyle nüfus yoğunluğu çok azdır. Km ye 5 insan düşer. Sulanan ovalar sık nüfusludur . Bölgenin kenarlarında bulunan yerleşme merkezleri nüfus yoğunluğunu arttırmıştır.
BÜYÜK KENTLERİ :
Yukarı Sakarya Bölümü Kentleri
ANKARA ( 2.235.035 ) : 13 Ekim 1923’te başkent olmuştur. Kent ve civarında şeker,çimento,bira,unlu ve şekerli gıda , traktör,madeni eşya, mobilya sanayi vardır . Dört büyük üniversitesi vardır . Ülkemizin kültür ve idari (yönetim) kentidir.
ESKİŞEHİR ( 346.765 ) : İç Anadolu’nun Marmara’ya açılan kapısıdır . Bölgenin önemli kültür , ticaret , tarım ve sanayi merkezidir.
Konya Bölümü Kentleri
KONYA ( 439.181 ) : Selçuklu Devletinin başkentidir. Türkçe devletin resmi dili olarak Karamanoğulları tarafından ilk kez burada kullanılmıştır . Mevlana Türbesi Konya’da turizmi canlandırmıştır .
KARAMAN ( 64.735 ) : 1989’da il merkezi olmuştur . Sarayönü civa işletmesi vardır. Orta Kızılırmak Bölümü Kentleri
• Kayseri • Niğde • Kırşehir • Nevşehir • Yozgat • Çankırı • Kırıkkale • Aksaray • Bor
Yukarı Kızılırmak Kentleri
• Sivas
Tarım ürünleri
• BUĞDAY : İklim buğdaya elverişlidir. Sulanan toprak oranının azlığı alanları arttırmıştır . • ARPA : Bira yapımı için sulanan verimli topraklara ekilir . Bu yönüyle endüstri bitkisidir. • ŞEKER PANCARI : Ankara,Eskişehir,Kayseri,Konya ve Niğde illerinde üretilen pancar , 1 tarlaya genelde 2 yılda bir ekilir . Çünkü fabrikalar , her yıl değişik yörelerin pancarlarını alır.
Hayvancılık
Büyükbaş Hayvancılık , bölgenin kuzey ve doğusunda gelişmiştir .Çünkü bu bölümler daha soğuk ve nemlidir . Selüloz oranı yüksek olan uzun boylu otlar büyükbaş hayvanların beslenmesini kolaylaştırır. Besicilik , şeker fabrikalarının yakınında yaygındır . Çünkü fabrikadan ucuza sağlanan pancar küspesi besicilik için önemlidir . Küçükbaş Hayvancılık , bölgenin güney ve batısında yaygındır . Kurak iklimin cılız ve selüloz oranı düşük stepleri küçükbaş hayvancılığa elverişli olduğu halde büyükbaş hayvancılık için pek ekonomik değildir.
YER ALTI ZENGİNLİKLERİ :
CİVA : Konya – Sarayönü
TUZ : Tuz Gölü ve çevresi
KAYA TUZU : Kırşehir, Çankırı
KROM : Eskişehir, Kayseri, Sivas
LİNYİT : Eskişehir, Sivas
Bortuzu, Lületaşı, Amyant : Eskişehir
Çinko , Demir : Kayseri yakınları
Turizm
Ulaşımın gelişmesi bölgenin turizm potansiyelinin değerlendirilmesini sağlamıştır .
• Ürgüp • Göreme • Ihlara Vadisi • Derinkuyu • Peri Bacaları • Kaplıca Suları • Erciyes Dağı • Mevlana Türbesi • Konya Yöresi • Hattuşaş • Gordion • Alacahöyük